Fiyat-Kalite-Termin Konusunda Müşterilerimize Avantaj Sağlıyoruz
RTC Bağlantı Elemanları Genel Müdürü Kenan Ersözlü ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
RTC Bağlantı Elemanları Genel Müdürü Kenan Ersözlü ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Öncelikle sizi ve firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?
1980 yılında ODTÜ Makina Mühendisliği Bölümü mezunuyum. 30 yıllık otomotiv ana sanayi tecrübemin ardından RTC Bağlantı Elemanları’nın Mayıs 2013 tarihindeki kuruluşundan itibaren Genel Müdürlüğü görevini yürütüyorum.
Firmanızın kısa tarihçesi, organizasyon yapısı ve faaliyet alanları hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?
Firmamız RTC Bağlantı Elemanları San. Tic. A.Ş. olarak Mayıs 2013 tarihinde kurulduk. Çok genç bir firma olmamıza karşın, şirket ortaklarının ve çalışanların sektörde 25 yıldan fazla bir tecrübeye sahip olmaları sebebiyle kısa zamanda çok hızlı bir şekilde yol aldık.Halen 120 kişilik bir kadro ile modern tezgâhlarda üretim yapıyoruz. Organizasyonumuzda yer alan mühendisler ve teknik elemanlar, konusunda deneyimli kişilerden oluşuyor. Ürünlerimizi sanayinin her dalında kullanılan “Hızlı Bağlantı Elemanları” (Quick Couplings) olarak tanımlayabiliriz.
Müşterilerinizden gelen talepler doğrultusunda ürün yelpazenizi geliştiriyor musunuz? Mümkünse referanslarınızdan bazılarını öğrenebilir miyiz?
Müşterilerden sürekli olarak yeni ürün geliştirme talepleri alıyoruz. Bu amaçla şirketimizde güçlü ve tecrübeli bir Ar - Ge ekibi oluşturduk. Ar-Ge ekibimiz yeni ürün geliştirmenin yanı sıra müşterilerimizin özel ihtiyaçlarına yönelik özel çözümler de üretiyoruz. Yurtiçinde ve yurtdışında birçok otomotiv ana ve yan sanayi firmaları ile çalışıyoruz. Bu firmaların birçoğu ile özel anlaşmalarımız var ve tedarikçi listelerine girmiş durumdayız.
Ağırlıklı olarak hangi sektörlere çözüm üretiyorsunuz? Ürünleriniz hangi alanlarda kullanılıyor?
Ürünlerimiz sanayide her sektörde kullanılmakla birlikte, yoğun olarak plastik sanayisinde kullanılıyor. Özellikle plastik enjeksiyon ile üretim yapan firmalar ve plastik enjeksiyon kalıbı üretimi yapan firmalar ana müşteri portföyümüzü oluşturuyor. Plastik enjeksiyon üretiminde; makina ile kalıp arasındaki soğutma sistemlerinin hızlı ve hatasız bağlanması hayati önem taşıyor. Bizim ürettiğimiz kaplinler, multi-kaplinler ve kollektörler sayesinde operatörlerin hızlı ve hatasız bağlantı yapmaları mümkün oluyor. Böylece ürettikleri ürünün kalite seviyesini korumakla birlikte, kalıp değiştirme sürelerini de asgariye indirerek üretim verimliliğinin artmasını sağlıyorlar.
İç piyasada ve ihracat pazarlarınızda ithal ürünlerle, özellikle Uzak Doğu menşeili ürünlerle olan rekabetiniz ne durumda? Bu konuda ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsunuz?
Öncelikle şunu belirteyim ki; 2015 yılında ciromuzun %88’ini ihracattan elde ettik. Halen Dünya’da 45’ten fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. Başta AB ülkeleri olmak üzere; Kanada, ABD, Meksika, Brezilya, Fas, Güney Afrika, Tayvan, Çin, Kore… vb. ülkelere ihracat yapıyoruz. Uzak Doğu ülkeleri başta Çin, Tayvan ve Hindistan olmak üzere çok büyük bir pazar... Bu bölgede kalite ve fiyat avantajımızı kullanarak tüm Uzak Doğu firmaları ile rekabet ediyoruz. RTC markasını tüm diğer ülkelerde olduğu gibi Çin’de de tescil ettirdik. Uzak Doğu ülkelerinde “Termin süresi” anlamında da avantajlı duruma geçmek için Çin’de kendi şirketimizi kurma ve burada bir depo oluşturma kararı aldık ve hayata geçirdik. Böylece “Fiyat – Kalite – Termin” üçgeninde Uzak Doğulu rakiplerimize karşı avantaj elde etmiş olduk.
Piyasadaki rekabet ortamı hakkında neler düşünüyorsunuz? Sizce sektörde adil bir rekabet ortamı var mı?
Bu konuyu yurtiçi ve yurtdışı olmak üzere iki yönden ele almak gerekir; Yurtiçinde “merdiven altı” diye tabir edeceğimiz firmaların “kalitesiz - ucuz ürün” üretip satmaları, bazı müşterilerin de sadece ucuz olduğu için bu ürünlere rağbet etmeleri piyasada dengeleri bozuyor. Bu firmalarla maalesef haksız bir rekabet yaşıyoruz. Bu nedenle satışlarımızda ihracata ağırlık vermiş bulunuyoruz. Yurtdışında ise durum çok daha farklı… Yurtdışında daha adil bir rekabet ortamı var. Orada karşımızda ciddi ve güçlü uluslararası firmalar var ve oradaki müşteriler de çok bilinçli. Tabi bu firmalarla rekabet etmenin tek yolu; “Fiyat - Kalite - Termin” üçgeninde müşterilerimize avantaj sağlamak ve biz bunu başarıyoruz.
Mevcut yatırımlarınız, ileriye dönük proje ve hedefleriniz ile ilgili bizleri bilgilendirir misiniz?
Halen üretim yaptığımız tesisler 3.000 m2 kapalı alana sahip. Hızla artan yurtiçi ve yurtdışı müşteri taleplerini karşılamak için yeni makina ekipman ihtiyacımız var ancak yer darlığı nedeniyle makina parkımızı genişletemiyoruz. 2014 yılında İstanbul Tuzla Deri OSB’de 4.000 m2 bir arsa aldık ve Mayıs 2015’te temel atarak toplam 10.500 m2 kapalı alana sahip yeni bir fabrika binası inşaatına başladık. Yeni fabrika binamızı Haziran 2017’de tamamlayıp, oraya taşınmayı planlıyoruz. Ardından da artan müşteri taleplerini karşılamak için ilave makina ekipman yatırımlarımız olacak.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Demir Çelik Store. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.